Bugatti W16 Mistral Roadster'dan 400km Sınavı: Başarıyla Geçen Araçlar!

Bugatti W16 Mistral, efsanevi W16 motorunun son temsilcisi olarak dikkat çekiyor. Araçlar, sahiplerine ulaşmadan önce eşsiz bir kalite kontrolünden geçiyor. Her bir otomobil, 1.600 PS gücündeki bu üstü açık canavarı Alsace’ın zorlu yollarında 400 km boyunca test eden özel uzmanlar tarafından titizlikle inceleniyor. Bugatti, mükemmeliyetten ödün vermeyi asla düşünmüyor.

Bugatti W16 Mistral Roadster'dan 400km Sınavı: Başarıyla Geçen Araçlar!

BARAN BEKİ

Bugatti, otomotiv sektöründeki prestijini yalnızca şaşırtıcı hız ve göz alıcı tasarımlarla değil, aynı zamanda titiz üretim kalitesiyle de sürdürmeye devam ediyor. Bu markanın ikonik W16 motorunu son kez kullanacak olan ve yalnızca 99 adet üretilecek W16 Mistral roadster modeli, bu yaklaşımın en yeni örneği. Molsheim'deki atölyeden çıkan her Mistral, yeni sahibine ulaşmadan önce hem günlük trafikte hem de pistte sert bir test programına maruz kalacak.

bugatti-mistral-w16-roadster.jpg

ALSACE'IN ZORLAYICI YOLLARINDA ÇETİN BİR TEST MARATONU

Test aşamasının merkezi, Bugatti'nin evi olan Alsace’ın hem manzaralı hem de zorlu yollarında gerçekleşiyor. Her W16 Mistral için özel olarak belirlenmiş en az 350 km'lik bir test rotası, bu aracın tüm özelliklerini sergilemek üzere tasarlandı. Bu rotada geleneksel Alsace köylerinin dar ve taş döşeli sokakları, aracın şasesindeki en küçük bir bozukluğu bile gözler önüne sererken; kıvrımlı köy yolları, otomobilin manevra kabiliyetini ve direksiyon tepkisini sınavdan geçirir. Uzun otoyol kısımları ise, yüksek hızda stabilite ve konforu değerlendirmek için mükemmel bir ortam sunuyor.

Bu süreçte yalnızca mekanik unsurlar değil, sürücünün algılarının bütünlüğü de titizlikle inceleniyor. Tavanın açık ya da kapalı olmasına bağlı olarak oluşan rüzgar sesleri, yol gürültüsü, egzoz sisteminin ses profili ve şasi dinamikleri gibi unsurlar kapsamlı bir şekilde değerlendiriliyor.

bugatti-mistral-w16-roadster-uzman-kalite-kontrol.jpg

USTALARIN DİKKATİ: İNSAN FAKTÖRÜ ÖN PLANDA

Bugatti'nin kalite kontrol sürecini diğerlerinden ayıran en önemli nokta, teknolojiye rağmen insan faktörünün her zaman öncelik taşımasıdır. Kalite onayının yüzde 90'ı, bu iş için özel olarak eğitilmiş test sürücülerinin görme, işitme ve dokunma gibi duyusal analizlerine dayanır. Geri kalan yüzde 10'luk kısım ise gelişmiş elektronik teşhis sistemleri ve veri kayıt cihazlarıyla tamamlanmaktadır.

Bu kritik görevleri başarıyla yürütebilecek yalnızca üç uzman bulunmaktadır. Bu ustalar, yılların deneyimi sayesinde, sıradan bir kulağın fark edemeyeceği en küçük titreşimleri ya da anormal sesleri bile tespit edebilirler. Sürüş esnasında diktafona kaydettikleri her türlü gözlem, ilerleyen aşamalarda derinlemesine incelenmekte olup, ihtiyaç duyulursa aracın kısmi veya tam sökülmesine kadar gidebilecek bir süreci başlatmaktadır. Bugatti Automobiles Başkanı Christophe Piochon, bu sürecin Veyron ile başlayarak Chiron ile evrilen ve 20 yıllık bir birikimle geliştirilmiş olduğunu vurguluyor.

bugatti-mistral-w16-roadster-yuksek-hiz-testi.jpg

PİSTTE FİNAL RÖTUŞLARI: 300 KM/S HIZDA TAVAN TESTİ!

Gerçek yol testlerinin ardından her W16 Mistral, son kontroller için Colmar havaalanındaki özel piste yönlendiriliyor. Burada acil durum fren sistemleri, ESP ve ABS gibi güvenlik donanımları 300 km/s'e varan hızlarda zorlayıcı testlere tabi tutuluyor.

Mistral'in özel tasarlanmış sökülebilir tavan mekanizması, bu aşamada ek test katmanları gerektiriyor. Tavanın oturuşu, sökülme kolaylığı ve en önemlisi yüksek hızlarda rüzgar direnci, defalarca kontrol ediliyor. Çünkü bu roadster, 1.600 PS güçteki dört turbolu W16 motorunun eşsiz melodisini en saf biçimde sunabilmek ve maksimum hıza ulaşabilmek için tavanın çıkarılmasını gerektiriyor.

Molsheim'ın Manifestosu: Elektrik, ruhsuz demek değilMolsheim'ın Manifestosu: Elektrik, ruhsuz demek değil

bugatti-mistral-w16-mukemmelik-bir-zorunluluk.jpg

MÜKEMMELLİK, BİR STANDART DEĞİL, ZORUNLULUKTUR

Eğer testler sırasında en küçük bir hata tespit edilirse, sorun giderildikten sonra en az 50 km'lik ek bir doğrulama sürüşü yapılmaktadır. Bu döngü, aracın her koşulda kusursuz performans sergileyene kadar sürekli olarak tekrar edilir.

Bugatti Kalite Direktörü Philippe Grand, bu süreç hakkında, "Bugatti, ürettiği her bir aracı bu denli kapsamlı bir şekilde değerlendiren az sayıdaki üreticiden biridir. Bu sürece olan bağlılığımız, sektör için gerçek bir referans noktası oluşturuyor." diyerek yaklaşımın önemini vurgulamaktadır. Bu yaklaşımla, bir Bugatti yalnızca bir araç değil, aynı zamanda mühendislik, tasarım ve el işçiliğinin zirveye ulaştığı bir sanat eseri haline gelmektedir.