Mahkeme Kararını Bozdu, Göç İdaresi Müdahale Etti: Özbek Göçmen GGM'de Hayatını Kaybetti
Kalp hastası Özbek göçmen Khasan Umarov, mahkeme kararına rağmen serbest bırakılmadı ve Muğla Geri Gönderme Merkezi'nde tedavi eksikliği nedeniyle hayatını kaybetti. Sağlık raporlarına karşın idari gözetim süresinin aşılması, bu trajik sonuca neden oldu.

FEYZA NUR ÇALIKOĞLU
Özbekistan vatandaşı Khasan Umarov, Muğla Geri Gönderme Merkezi'nde (GGM) idari gözetim altında bulunduğu süre zarfında hayatını kaybetti. Kalp rahatsızlığı bulunan Umarov, 16 Haziran 2025'te gerçekleştirdiği ameliyattan sonra tedaviye ihtiyaç duyarken, mahkeme kararları ve sağlık raporlarına rağmen serbest bırakılamadı.
2022 yılında sınır dışı edilmesine dair verilen karar doğrultusunda Muğla GGM'ye gönderilen Umarov, başlattığı hukuki süreç sonucunda bu kararın iptal edilmesini sağladı. Ancak Göç İdaresi, 2024 yılında “güncelleme” olarak adlandırdığı, herhangi bir hukuki temele dayanmayan yeni bir sınır dışı kararı aldı ve Umarov bir kez daha gözaltına alındı. İstanbul 18. İdare Mahkemesi, 28 Mayıs 2025 tarihli kararında bu uygulamanın yasaya aykırı olduğuna dikkat çekerek kararı iptal etti. Fakat buna rağmen, Umarov'un serbest kalmasına izin verilmedi.

SAĞLIK RAPORLARINA RAĞMEN GGM'DE TUTULDU
16 Haziran'da kalp ameliyatı geçiren Umarov, tıbbi bakıma ve dinlenmeye ihtiyaç duymasına rağmen, Muğla GGM'deki yaşam koşulları bu tedavi sürecine uygun değildi. Doktorlar tarafından düzenlenen sağlık raporlarına rağmen, gerekli serbestlik sağlanmadı. Bu durum, hem sağlık hem de yaşam hakkının ihlali anlamına gelmekteydi. Ailesinin ve avukatlarının pek çok kez gerçekleştirdiği tahliye talepleri, yetkililer ve mahkemeler tarafından göz ardı edildi.

'SINIRSIZ GÖZALTI'
Türkiye'de idari gözaltı süresi en fazla 6 ay boyunca uygulanabilir; olağanüstü durumlar haricinde bu süre 1 yıla kadar uzayabilmektedir. Fakat Umarov'un gözetim süresi çoktan aşılmıştı. İdari gözetim uygulaması, yasal sınırları aşarak fiilen "sınırsız gözaltı" durumuna dönüşmüştü.
İnsan hakları savunucuları, Khasan Umarov’un ölümünün ardından göçmenlere yönelik uygulamaların bir cezalandırma aracı haline geldiğine vurgu yaptı.
Umarov, Göç İdaresi'nden ikamet izni almıştı. Eşi ve altı çocuğuyla Türkiye'de yaşayan Umarov'un hukuksuz bir şekilde Muğla Geri Gönderme Merkezi'nde tutulması, insan hakları ihlalleri arasında ailesinin bir bütün olarak zarar görmesine sebep oldu. Hayatını kaybeden Umarov'un ailesi, sorumluların belirlenmesi ve benzer olayların önlenmesi adına hukuki süreç başlatmayı planlıyor.

GERİ GÖNDERME MERKEZLERİNDE SAĞLIK İHMALLERİ
Ülkemizde daha önce benzer olayların yaşandığı bilinmekte. Geri gönderme merkezlerinde sağlık hizmetlerinin yetersizliği, özellikle kronik hastalığı bulunan göçmenlerin tedavi imkanlarından yararlanamaması, ulusal ve uluslararası insan hakları kuruluşları tarafından ağır insan hakları ihlali olarak rapor edilmiştir.
2019 yılında Van Geri Gönderme Merkezi'nde tutulan bir göçmenin, kronik hastalığına rağmen gerekli tedaviye ulaşamayarak yaşamını yitirdiği bildirildi.
2021 yılında İzmir Geri Gönderme Merkezi'nde sağlık sorunları olan bir göçmenin yetersiz tıbbi müdahale nedeniyle hayatını kaybetmesi, insan hakları dernekleri tarafından kamuoyuna duyurulmuştu.
Uluslararası Af Örgütü ve diğer hak savunucuları, Türkiye'deki geri gönderme merkezlerinde sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Bu tür durumların, idari gözetim sisteminin sağlık hakkını ne denli olumsuz etkilediğini ve göçmenlerin temel haklara erişiminde karşılaştıkları engelleri gözler önüne serdiği ifade edilmektedir.