Toplumdan Siyasete Önemli Mesaj: 'Gerginlik Son Bulmalı!'
Siyasi gerilim, Ekrem İmamoğlu ve diğer belediye başkanlarının tutuklanması ile artış gösterdi ve toplumu endişelendirdi. Metropoll Araştırma'nın verilerine göre, partizanlık gözetmeksizin seçmenlerin yüzde 81,1'i siyasetteki tansiyonun azaltılması gerektiğini düşünüyor. İktidar partisi taraftarlarının da bu düşünceye büyük oranda katılması dikkat çekiyor.
Türkiye'deki siyasi atmosferin, 19 Mart'ta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da dahil olmak üzere 12 belediye başkanının tutuklanmasıyla artan tansiyonu, seçmenler arasında ortak bir "normalleşme" beklentisi oluşturdu. Önde gelen araştırma kuruluşlarından Metropoll, Mayıs ayında gerçekleştirdiği "Türkiye'nin Nabzı" çalışmasında, toplumun siyasi kutuplaşmaya nasıl yaklaştığını değerlendirdi. Elde edilen bulgular, seçmenlerin parti aidiyetlerinden bağımsız olarak siyasi uzlaşı ve huzurlu bir ortam arayışında olduklarını açıkça ortaya koydu.
TÜM PARTİLERİN SEÇMENİ ORTAK GÖRÜŞTE BULUŞUYOR
Metropoll'ün, "Siyasi gerginliklerin azaltılması gerektiğini düşünüyor musunuz?" sorusu üzerine Türkiye genelindeki katılımcıların %81,1'i "Evet" şeklinde yanıt verdi. Bu oran, toplumun büyük bir çoğunluğunun mevcut siyasi durumdan rahatsız olduğunu açıkça gösteriyor.
Anketin en dikkat çekici tespiti ise bu isteğin siyasi yelpazeye yayılmış olması. Parti bazında incelendiğinde, tüm seçmen gruplarının benzer bir eğilim sergilediği görülmekte:
- CHP Seçmeni: %86,5
- MHP Seçmeni: %80,9
- İYİ Parti Seçmeni: %80,5
- DEM Parti Seçmeni: %75,1
- AK Parti Seçmeni: %74,8
Özellikle iktidar bloğunu oluşturan partilerin seçmenlerinin de önemli oranda "gerginlik azaltılsın" demesi, bu beklentinin yalnızca muhalefetten kaynaklanmadığını, aksine toplumsal bir mutabakata dönüştüğünü göstermektedir.
Ankete göre, siyasette gerginliğin sürdürülmesi gerektiğini savunanların oranı yalnızca %10,7 seviyesindeyken, "siyasette gerginlik yok" diyenlerin oranı %6,2 olarak belirlendi. Bu veriler, mevcut kutuplaşma ve çatışma diline destek verenlerin toplumda oldukça küçük bir kesimi temsil ettiğini ortaya koyuyor.
